İSVEÇ ve ABD’li bilim insanlarınca yürütülen iki ayrı çalışma, gün içinde alınan yetersiz ve kalitesiz uykunun, metabolik sendrom riskini artırdığını ve bu kişilerde kalp-damar hastalıkları ve inmeye bağlı ölüm riskinin yükseldiğini ortaya koydu.
Metabolik sendrom
İsveç’te yapılan ve sonuçları Avrupa Endokrinoloji Kongresi’nde sunulan çalışma, kaliteli uykunun metabolik sendrom ve hormonlar üzerindeki olumlu etkisi olduğu; ABD’de yürütülen ve Amerikan Kalp Birliği dergisinde yayımlanan araştırma da metabolik sendromu bulanan günde 6 saatten az uyuyanlarda, metabolik sendromu bulunmayanlara göre, kalp hastalığı ve inmeye bağlı ölüm riskinin 2,1 herhangi bir nedene bağlı ölüm riskinin ise 2 kat arttığını gösterdi.
Kongre Başkanlığını yapan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Okan Yıldız yaptığı açıklamada, sağlığın bozulmasına etki eden faktörlerden birinin metabolik sendrom olduğunu söyledi.
Yıldız, üçünün bir kişide bulunması halinde “metabolik sendrom” tanısı konulan hastalarda görülen ayrı ayrı önemli beş faktörü şöyle sıraladı:
“Vücut kitle endeksinin 30 kilo/metrekare üzerinde ya da bel çevresinin erkeklerde 94, kadınlarda 80 santimetrenin üzerinde olması, HDL denilen iyi kolesterolün kadınlarda 50, erkeklerde 40 mg/dl altında olması, trigliserit değerinin 150 mg/dl’den fazla olması, açlık şeker ölçümünün 100 mg/dl üzerinde bulunması ve kan basıncının 130/85 mmHg üzerinde çıkması ya da hipertansiyon varlığı.”
Kaliteli uykunun da sağlık üzerinde olumlu etki yaptığını belirten Yıldız, erişkin kişinin günde kesintisiz 6-8 saat uyumasının yeterli olduğunu bildirdi.
Yıldız, uluslararası katılımlı kongrede İsveçli bilim insanlarınca yürütülen “Uyku Eksikliği ve Metabolik Sendrom” başlıklı çalışmada, kaliteli uykunun metabolik sendrom ve hormonlar üzerindeki olumlu etkisinin ortaya konduğunu söyledi.
Çalışma ile uykunun hem kalitesinin hem süresinin azalmasının metabolik hastalıklar açısından riski artırdığının belirlendiğini aktaran Yıldız, risk artışı görülen hastalıklar içinde obezite, şeker hastalığı (diyabet), hipertansiyon ve kalp-damar hastalıklarının yer aldığını ifade etti.
“Ölüm riski, 2 kat fazla”
Amerika’da Amerikan Kalp Birliği dergisinde yayınlanan ve aynı konuda yapılan bir araştırmanın sonuçlarının da tıp camiasıyla paylaşıldığını dile getiren Yıldız, her iki çalışmanın da birbirini desteklediğini vurguladı.
Yıldız, Amerika’daki çalışma kapsamında bin 300’ün üzerinde erişkinin, uyku laboratuvarına yatırılarak, uyku kalitesi ve süresi açısından inceleme yapıldığını anlattı. Çalışmanın 16 yıl sürdüğünü ve bu süre içinde hastaların sürekli takipte olduğunu aktaran Yıldız, şunları kaydetti:
“İnceleme sonunda, metabolik sendromu bulunan ve 6 saat ve üzerinde uyuyanlarda kalp damar hastalıklarına bağlı ölüm riskinin 1,5 kat yükseldiği belirlendi.
Araştırmanın diğer aşamasında 6 saatten az uyuyanlar incelendi. Metabolik sendromu bulunan ve günde 6 saatten az uyuyanlarda da metabolik sendromu bulunmayanlara göre, kalp hastalığı ve inmeye bağlı ölüm riskinin 2,1 herhangi bir nedene bağlı ölüm riskinin 2 kat arttığı gösterildi. Burada önemli bir nokta, tanımlanan ölüm riski artışının uykuda solunum durması denilen hastalıktan bağımsız olması. Bu sonuçlar, uykuda solunum durmasını kapsamıyor.”
“Metabolik sendromu olanlar, en az yarım saat daha az uyuyor”
Yıldız, çalışmada, 16 bin 583 kadın ve erkeğin uykuya dalmada güçlük, kalp hastalığı, inme öyküsü, günlük kafein ve tütün tüketimi olmak üzere birçok faktör açısından sorgulandığını ayrıca uykuyla ilişkili faktörlere müdahale edildiğinde, kalp-damar sağlığı açısından pozitif etkinin sağlanıp sağlanamayacağının da incelendiğini aktardı.
Yıldız, çalışmanın ikinci fazında 741 erkek ve bin kadının rastgele seçildiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
“Bir geceyi uyku laboratuvarında geçiren bu kişilerde 8 saat boyunca uyku gözlemlenerek kayıt altına alındı. Katılımcılar metabolik sendrom tanısı açısından değerlendirildi. Gece hem uykuya yatmadan 2 saat önce ve hem de uyku esnasında kan basınçları ölçülerek kaydedildi. Takip sonrasında, katılımcıların yüzde 39’unun en az üç veya daha fazla metabolik sendrom risk faktörüne sahip olduğu belirlendi.
Toplam 16 yıllık takip sonrasında, metabolik sendromu olanlarda ölüm oranı yüzde 32.7 çıkarken, metabolik sendromu bulunmayanlarda bu oran yüzde 15 oldu. Buna göre, metabolik sendromu olanlarda ölüm riski olmayanlara göre 2 kat artıyor. Bu oranlar, ölüm üzerinde etki edebilen yaş, cinsiyet, sigara tüketimi, alkol kullanımı, depresyon gibi faktörler kontrol altına alındıktan sonra belirlendi.”
Çalışmada, metabolik sendromu olanların olmayanlara göre en az yarım saat daha az uyuduğunun da gözlemlendiğini belirten Yıldız, “Sonuçta, metabolik sendrom tek başına kalp damar hastalığı açısından bir risk faktörü ama az uyku alındığında bu risk daha da artıyor ve ölümle sonuçlanabiliyor. Metabolik sendromu olmayanlarda bile 6 saatin altında uyku süresi ölüm riskini artırıyor.” diye konuştu. AA