Türk ve Türkiyeli kavramları ile ilgili tartışmalara da değinen Prof . Ortaylı : “Böyle Türkiyeli – Mürkiyeli diye bir şey olmaz, bunlar özenti. Türk vardır, Türk’tür. Beğenmeyen Türk olmayı, başka bir kimliği varsa söyler. Türk Türk’tür” dedi.
Prof. Ortaylı’nın Giessen JL Üniversitesi’nin tarihi ana binası salonundaki konferansına çoğunluğu Giessen’de öğrenim gören Türk öğrenciler olmak üzere Marburg, Siegen, Darmstadt ve Frankfurt üniversitelerinden gelen bini aşkın kişi katılarak yoğun ilgi gösterildi.
Giessen JLU ve Giessen Türkiyeli Üniversiteliler Birliği’nin birlikte organize ettiği konferansta Türk tarihinin oluşumu ve problemlerinden bahseden Prof. Dr. Ortaylı, Türkiye’deki eğitim sistemini de eleştirdi.
İslamiyeti Türkler İran’dan öğrenmiştir
İran’la Türkiye’nin temasının çok olduğunu belirten İlber Ortaylı “Türklerin İslamiyet’i öğrendikleri memleket İran’dır ve Araplar değildir” dedi ve sözlerine şöyle devam etti:”20. yüzyılın başına kadar Türkiye’nin özellikle İstanbul’un kültüründe Farslıların önemli bir payı vardır. İran’ın yakın tarihini Avrupalıların incelemesine bırakmaktan kaçınmalıyız. Bu konuda önyargılar bitmeli. Hem İranlıların kendileri hem de Türkler yakın Türk-İran tarihini incelemeli” dedi.
İran Kültürünün etkisi büyük
Osmanlı Türkiyesinde İran’ın kültürel etkilerinin her zaman olduğunu belirten ünlü Tarihçi İlber Ortaylı, “İran, Türk medeniyeti için en önemli alanlardan biridir. Her şeyden önce dilimiz Farsçadan önemli miktarda ödünç almıştır. Hatta İslamiyet’in yayılmasından sonra da Arapça sözlük hazinesi Farsça yoluyla Türkçeye girmiştir ve bu nedenle Türkçede itikadımızla ilgili “Ramazan, oruç, peygamber, namaz” gibi sözler İran kaynaklıdır ” dedi.
Prof. Ortaylı, tarih bilmenin önemine işaret ederek, “Tarih bilmemek, istismar etmek, kötü ve küçük amaçla kullanmak ihlal etmektir. Bunlara itibar etmeyin. Böyle şeylerle bir iki gün insanları kandırırsınız ve üçüncü gün yetişen genç nesil sizi fena yapar. Hakikaten mezarınızın üstüne tükürecek dereceye gelir” Avusturya’nın Bregenz şehrinde 21 Mayıs 1947’de Kırım Tatarı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen İlber iki yaşındayken ailesiyle birlikte Türkiye’ye göç etti.
İleri seviyede Almanca, Rusça, İngilizce, Fransızca, İtalyanca, Farsça ve Latince bilen İlber Ortay’lı konferansı Türkçe ve Almanca değişimli olarak iki dilde sundu. 2,5 saat süren gece soru cevap şeklinde devam etti ve ardından kitaplarını imzalayan Prof. İlber Ortaylı büyük alkışla uğurlandı. İsa DEVEÇEKEN/ GİESSEN