Kirchheim unter Teck Belediye binası önünde düzenlenen etkinliğe, Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’ne (DİTİB) bağlı Sultan Ahmet Camii, sivil toplum kuruluşları, siyasi parti temsilcileri ile kasaba sakinleri katıldı. 

“Herkesin yaşama hakkı vardır!” sloganıyla düzenlenen etkinlik, mum ışığında, müzik dinletisi ve özlü sözlerin söyleminin ardından günün mana ve önemine değinildi. 10 Aralık İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin Birleşmiş Milletler tarafından onaylanması sonucunda her yıl ‘Dünya İnsan Hakları Günü’ olarak kutlandığı hatırlatıdı.

Belediye meclis üyeleri Willi Kamphausen (SPD), Renate Hirsch (Grüne), Heinrich Brinker (Linke) günün anlam ve önemine ilişkin konuşma yaptı. Yapılan konuşmalarda, insan haklarının “doğuştan, devredilemez, evrensel ve bölünmez” olduğuna işaret edildi. İnsan haklarının her zamankinden daha fazla korunması gerektiğine değinildi.

Din ve köken bir toplumu tehdit edici unsur olarak görülmesinin yanlış olduğuna değinen DİTİB Sultan Ahmet Camii dernek başkanı Yakub Kambir’de, “Kirchheim´da yaşayan ve bir terrör gurubuna ait şahısın tutuklanması bizi tedirgin ve şok etti. Bizim etrafımızda bize karşı şiddet uygulamaya hazır olan insanların bulunması, özellikle biz Müslümanlara tehditin ciddiyetini tekrar hatırlattı. Aşırı uçlar dini siyasete alet ederek, toplumumuzla devlet dengelerini sarsmaya çalışıyorlar. Dini, kökeni ve milliyeti gözetmeksizin buna asla müsade etmememiz gerekiyor. Müslümanlar olarak terörün, şiddetin her zaman karşısındayız ve karşısında olmaya devam edeceğiz” dedi. 

Kambir sözlerini şöyle tamamladı: “Hepimiz gülmek ve mutlu olmak isteriz. Hristiyan alemi için  maneviyat yüklü olan Noel zamanında gelin hep birlikte insan olduğumuzu ve birbirimizi hatırlayalım.”

Konuşmaların ardından Kirchheim Deklarasyonu tarafından “İnsan hakları sadece ilan edilmemeli, yaşanmalıdır. Tüm insanların yaşama hakkı vardır!” mesajı ile güne dikkat çekildi.