DİTİB Genel Sekreteri Dr. Emine Seçmez, törende yaptığı konuşmada, “Hüsnühat sanatı kadim kültürümüzün ve İslami değerlerimizin önemli unsurlarından biridir” ifadesini kullandı.
Seçmez, “Bugün burada ünlü ve dünyaca tanınmış hattat Hüseyin Kutlu’nun eserlerini sergilemek ve tanıtmak bizim için ayrı bir onurdur. Camiler ibadethane olmalarının yanında aynı zamanda sosyal ve kültürel mekanlardır.” dedi.
Hat sanatının kelime ve harfleri yazmaktan ibaret olmadığını vurgulayan Seçmez, “Bu sanatın temelinde, var olduğu kültürü, maneviyatı, mistik duyguyu ve derinliklerini fark etmek ve onu hissederek, koklayarak, dokunarak kemale erdirmek en ulvi bir gayedir. Bu kalemin bir terbiyesi vardır. Abdestsiz ele alınmaz ve yongaları yere atılmaz. Bu sanatlarda esas gaye insanın gönlünü işlemektir. İnsan bu sayede ölçüyü, ritmi, sabrı öğrenir. Ruhunu terbiye eder.” ifadesini kullandı.
“Hüsnühat insanın kalbine dokunan bir sanattır”
Sanatın aslında bir hobi olmadığını, aksine insanlar arasında iletişimi sağlayan etkili bir araç olduğunu belirten Seçmez, şöyle davam etti:
“Sanatı, güzelliği fark etmek, hissedebilmek insan ruhunun olgunlaşmasıyla mümkündür. Hüsnühat insanın gönlüne ve kalbine dokunan bir sanattır. Sadece bu sanatla meşgul olanlar değil, aynı zamanda sanat ve felsefe olarak hüsnühatı bilen ve seven her insan bunu zaten hisseder. Dini ve felsefi boyutta iyiye, güzele gönlü açık olan bütün insanların gözü de gönlü de hüsnühat eserlerine açık bulunmaktadır. Bu sanata gönül gözüyle bakmak gerekir ki insan onun arkasındaki anlam ve derinliği gönlüne nakşedebilsin.”
Cami ve sergiyi gezecek ziyaretçiler, Türkçe ve Almanca bilgilendirilecek. Etkinlik 21 Ocak’ta sona erecek. Mesut ZEYREK (a.a)
