Almanya’nın başkenti Berlin’de yaşamını tekerlekli sandalyede sürdüren ve amatör futbol kulüplerinden Hertha Zehlendorf’ta genç takımın antrenörlüğünü yapan Umut Oral, mücadelesiyle örnek oluyor.

9 yaşında futbola başlayan, Berlin’de çeşitli takımların altyapısında oynayan Oral, başarı bir futbol hayatı sürdürürken profesyonel futbolcu olma hayalini gerçekleştirmek için Türkiye gitti. Türkiye’den bazı ikinci lig kulüplerden antrenmana davet edilen ve iki kulüpten transfer teklifi alan Oral, öncelikle meslek eğitimini tamamlamak için Berlin’e döndü.

18 yaşında tekerlekli sandalyeye mahkum oldu

Oral, 2011’de arkadaşlarıyla gittiği Frankfurt’tan Berlin’e araçla dönerken 18 yaşındayken yolda trafik kazası sonucu tekerlekli sandalyeye mahkum oldu.

Futbol sevgisinden vazgeçmeyen ve tedavi sürecinden sonra tekerlekli sandalyede antrenörlük yapmaya başlayan Oral, yaşam serüvenini AA muhabirine anlattı.

Oral, kazanın Türkiye’den döndükten bir ay sonra gerçekleştiğini belirterek, “Bir sene komada kaldım, kalbim durdu. İki yıl hastanede tedavi gördüm. Hayata geri döndüm. Pes etmedim.” dedi.

Ardından sürekli futbol karşılaşmalarını izlediğini anlatan 29 yaşındaki Oral, “Futbol oynayamıyorsam antrenörlüğe başlayayım dedim. Hilalspor’a (Berlin’de Türklerin kurduğu kulüp) gittim. Oradan tesadüfen geçiyordum. Bir takım vardı, gittim, antrenöre ‘Hocam bana yer var mı?’ diye sordum. O da ‘gel yarın başla’ dedi. İlk maçımda kaybettik ancak sonra hep yendik.” ifadelerini kullandı.

“Yapamadığımı gençlere yaptırmak istiyorum”

Oral bir yıldan fazla bir zamandan beri de Hertha Zehlendorf’ta antrenörlük yaptığını belirterek, burada altyapıdaki takımı çalıştırdığını ve bu takımla başarılı olmak istediğini kaydetti.

“Sabah kalkıyorum, antrenman planı yapıyorum. Haftada üç gün antrenman var. Hafta sonu maçımız var. Zamanım bunlarla geçiyor.” diyen Oral, gençlerin hayalini gerçekleştirmeye yardımcı olmak istediğini belirterek, “Hedefleri var, futbolcu olmak istiyorlar. Ben de onlara yardım etmek istiyorum. Örnek olmak istiyorum. Yapamadıklarımı gençlere yaptırmak istiyorum, bildiklerimi onlara öğretiyorum.” şeklinde konuştu.

Oral, futbol haricinde ilk hedefinin yeniden yürümek olduğunu ifade etti.

Kendimi zor tutuyorum

“Futbol benim hayatım.” diyen Oral, futbol oynayamadığı için üzüldüğünü belirtti.

Oral, “Bazen top geliyor. Benim ayağım oynuyor, topa vurmak istiyorum. Zor duruyorum. Kalbim güm güm atıyor. Zor tutuyorum kendimi. Futbolcular gol atıyor sanki kendim gol atmış gibi seviniyorum. Gol yiyince de üzüyorum. Sanki ben onların yerine oynuyorum.” şeklinde hislerini anlattı.

Futbol ve müziğin kendisi için tedavi olduğunu anlatan Oral, “Engelimi bile unutuyorum. Müzik ve futbol tedavi. Engelimi, insanları unutuyorum, fark etmiyorum. Ayağım oynuyor.” dedi.

Oral, insanlara örnek olmak istediğini belirterek “Ne halde olsanız olun, ama pes etmeyin, devam edin. Pes etmeye hakkınız yok. Allah bize bunu yazmış. Bugün varız yarın yokuz. Pes etmeyin, devam edin.” şeklinde tavsiyelerde bulundu.

İnsanların vakitlerini boş geçirmemeleri çağrısında bulunarak, “İnsanlar görüsün, bu halde çocuk ne yapıyor. Müzik yapıyor, tedaviye gidiyor, antrenörlük yapıyor. Çoğu sağlıklı insan evde oturuyor. Hiç yaptıkları bir şey yok, evde yatıyorlar.” diye konuştu.

Salgın etkiledi

Salgının kendilerini etkilediğini ifade eden Oral, bir yıl takım halinde antrenman yapamadıklarını, gençlerin kilo aldığını ve kondisyondan düştüğünü anlattı.

Bu dönemde futbol karşılaşmalarının düzenlenmediğini anımsatan Oral, hafta sonlarında yapacakları bir şey bulamadığı için can sıkıntısı yaşadığını kaydetti.