Almanya İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Johannes Dimroth, terör örgütü PYD/PKK yandaşlarının Hannover havalimanında yolculara ve ülkenin çeşitli yerlerindeki camilere karşı düzenlediği saldırılara ilişkin, bunların kabul edilemeyeceğini ve yargı tarafından kovuşturulması gerektiğini söyledi.

Dimroth, Berlin’de hükümet sözcülerinin de katıldığı basın toplantısındaki sorular üzerine, Almanya’da terör örgütü PYD/PKK yandaşlarının son günlerdeki şiddet eylemlerine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Son günlerde yoğun bir şekilde camileri hedef alan saldırılarda bulunulduğunun hatırlatılması üzerinde Dimroth, bu tür yerlerin korunmasıyla ilgili eyalet yetkililerinin sorumlu olduğunu, somut olaylar konusunda burada katkı sağlayamayacağını kaydetti.

Dimroth, Almanya’da herkesin gösteri yapabileceğini, ancak bunların yasal çerçevede ve şiddet olmadan yapılması gerektiğinin altını çizdi.

Hannover havaalanında terör örgütü PKK yandaşlarının nasıl pankartlarla ve sopalarla gösteri yapabildikleri sorusuna ilişkin de Dimroth, herkese bu tür gösterilerin barışçıl bir temelde yapılması gerektiği çağrısında bulundu.

Bu çağrının sadece gösterileri değil camilere karşı yapılan saldırıları da kapsadığını Dimroth, “Bunlar kabul edilemez. Bunlar suç olaylarıdır. Suçtan konuşuyorsak yargının harekete geçmesi lazım. Bu saldırıların her biri, gösteri sırasında veya camiye karşı olsun kınanması lazım ve kovuşturulması gerekiyor. Bizim bakışımız bu.” ifadelerini kullandı.

Almanya’da güvenlik ile ilgili konuların eyaletlerin sorumluluk alanına girdiğini anlatan Dimroth bu olayların havalimanının güvenlik bölgesi içinde mi yoksa dışında mı meydana geldiği gibi ayrıntılar hakkında yeterli bilgisi olmadığını aktardı.

“Türkiye’nin meşru güvenlik hususları var”

Alman Hükümet Sözcü Yardımcısı Ulrike Demmer de basın toplantısındaki sorular üzerine, Zeytin Dalı Harekatı ilişkin Suriye’nin kuzeyindeki operasyona ilişkin haberleri endişe ile takip ettiklerini söyledi.

Almanya’nın BM Güvenlik Konseyi kararlarını ve Suriye’nin toprak bütünlüğünü desteklediğinin belirten Demmer, bu operasyonun Suriye’nin doğusundaki terör örgütü DEAŞ’a karşı sürdürülen ortak mücadelenin zayıflamasına yol açmaması gerektiğini kaydetti.

“Suriye sınırında Türkiye’nin meşru güvenlik hususları var.” diyen Demmer, ancak oradaki çatışmaların insanların kaçmasına yol açtığını, bundan dolayı tüm taraflara çatışmaları durdurma çağrısında bulunduklarını ifade etti.

Demmer, bölgeye insani yardımın girişine şartsız şekilde imkan verilmesi gerektiğini de belirtti.

Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Maria Adebahr da Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinden kaynaklanan terör saldırılarına maruz kaldığını vurgulayarak, Türk hükümetinin Afrin operasyonuyla ilgili olarak BM’ye yaptığı bilgilendirmede, harekatın terörizme karşı meşru müdafaa amacını taşıdığını anlattığını söyledi.

Türkiye’nin bu operasyonla uluslararası hukuku çiğneyip çiğnemediğine ilişkin soruya karşılık Adebahr, mevcut şartların tümü bilinmediği için Alman hükümetinin şu aşamada hukuki bir değerlendirme yapamayacağını ifade etti.

Adebahr, Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Martin Erdmann’ın bugün Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli’yi ziyaret ederek, operasyon hakkında daha fazla bilgi almasını beklediklerini kaydetti.

Leopard tankları

Savunma Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Holger Neumann da Afrin operasyonunda Alman üretimi Leopard tanklarının kullanılmasının iki ülke arasındaki sözleşmelere uygun olup olmadığı yönündeki sorular üzerine, Savunma Bakanlığının bir temsilcisi olarak Türk tanklarının görevlendirilmelerine ilişkin açıklama yapamayacağını belirterek, nerede, ne zaman ve hangi hedef için bu sistemlerin kullanılacağı Türk müttefiklerinin konusu olduğunu kaydetti.