Site icon DieHaber.Com

TÜV de ‘Dizel Skandalı’na dahil oldu!

Söz konusu güncel gelişmeye değinmeden evvel dizel skandalı konusunda bilgi sahibi olmayan okuyucularımız için bu skandalın nasıl ortaya çıktığı ve ne anlama geldiği konusunda kısa bir özetin yararlı olacağı kanaatindeyim.
Dizel skandalı, 2015 yılında Volkswagen’ın ABD’de araçlardan salınan zehirli gaz miktarını mevcut durumdan düşük göstermesiyle ortaya çıkarıldı. Bunun ortaya çıkarılmasıyla birlikte, Volkswagen çok yüklü para cezalarıyla karşı karşıya kaldı ve hatta Volkswagen’ın üst düzey yöneticisi hapis cezasıyla mahkum oldu.
Bu gelişmenin üzerine gerek Volkswagen’ın gerekse de diğer araba üreticilerinin bu manipülasyonu başka ülkelerde de yapabileceği şüphesiyle başta bu şirketlerin merkezi olan Almanya olmak üzere birçok ülkede araştırmalar yapıldı ve nitekim beklenildiği gibi Almanya’da sadece Volkswagen’ın değil Audi, Mercedes, BMW, Ford, Skoda, Jeep, Land Rover, Honda, Porsche gibi birçok büyük araba üreticisi şirketin bu skandala karıştığı tespit edildi, sonrasında ise hukuki süreçler başlatıldı.
Bunun sonrasında da çevre dernekleri tarafından bu araçların kullanılmaması için davalar açıldı ve çıkan kararlar uyarınca Düsseldorf, Köln, Frankfurt, Stuttgart, Münih, Hamburg gibi büyük şehirlerde bu araçların kullanılmasının yasaklanması gündeme geldi.
Şimdi de, dizel skandalına karışan araçların dava yoluyla iadesinin sağlanıp ödenen tutarların geri alınması mümkün hale gelmiştir. Bunun üzerine, tüketicilere yüklü miktarda tazminat ödemek zorunda kalan araba üreticisi şirketler yazılım güncelleme gibi yöntemler üreterek davaların önünü kapatmaya çalışmışlardır fakat bu yazılı güncellemeden sonra da araçlarda yakıt tüketiminin artması, araçtan kaynağı belirsiz sesler gelmesi ve aracın değer kaybetmesi gibi sorunlarla karşılaşıldığı gözlemlenmiştir.
Bunun üzerine, bu yazılımı kullanan araçların kontrol edilmesi gerekliliği doğdu. Bu kontrolü kimin yapacağı konuşulurken TÜV, Ekonomi Bakanlığı’na (Wirtschaftsministerium)’a yazdığı mektupta bu hizmeti sunmaya hazır olduklarını belirtti. Buna argüman olarak da kendilerinin yapacakları muayene ile birlikte araç başı binlerce Euro tasarruf edilebileceğini belirttiler. Kurumun mektubundaki bir diğer bilgiye göre ise Almanya genelinde 4 buçuk milyon aracın yukarıda sözünü ettiğim araba üreticisi şirketler bakımından manipüle edildiği yer alıyor.
Dizel skandalının ortaya çıktığı günden bu yana vatandaşlarımıza her daim kanundan doğan hakları olan araçlarını ödeyip ödedikleri paraları geri almalarını tavsiye ettik. Nitekim bu yolu tercih eden müvekkillerimiz lehine de kazandığımız sayısız dava oldu.
Bu sebepten vatandaşlarımızı haklarını ziyan etmemeleri konusunda tekrar uyarıyor, ÜCRETSİZ DANIŞMANLIK için ofisimize davet ediyor, saygılarımı sunuyorum.

Exit mobile version