Site icon DieHaber.Com

Radara yakalananlara müjdeli haber

Merhaba değerli okuyucular;
Bugün sizleri oldukça güncel ve herkesi yakından ilgilendiren bir konuda bilgilendirmek isterim.
Bildiğiniz gibi, trafikte radar tuzaklarıyla yahut kameralarla sık sık karşılaşıyoruz. Bu husus kimisi için önem arz etmezken, bazıları da bu durumdan şikayetçi olmakta, hatta bu şikayetini mahkemeye taşımaktadır. Nitekim bu durumdan hoşnut olmayan Güstrowlu bir araç sahibi bu konuyu mahkemeye taşımış ve mahkemeden de lehine bir karar almayı başarmıştır.

Radar kameralarına karşı alınan en önemli hukuki netice

Karlsruhe’de bulunan Alman Anayasa Mahkemesi’nden (BVerfG) buna ilişkin lehine karar almayı çıkaran sürücünün bu azmi, sonradan açılacak davalar için bir emsal niteliğinde. Nitekim bu karar radarların ve kameraların sonu olabilir.
Söz konusu sürücü mahkemeye başvururken kişilik ve mahremiyet hakkının ihlal edildiğini öne sürdü. Nitekim, kişi aracındayken tamamen kendine ait ve özel bir bölgede bulunmakta ve bu kişinin rızası bulunmadan bu görüntülerin kamera yoluyla kayda alınması yahut fotoğrafının çekilmesi söz konusu olmaktadır. Bu hususun en temel insan haklarından olan ve Anayasa tarafından da koruma altına alınmış kişilik ve özel hayatın gizliliği haklarının ihlaline yol açtığını söylemek hukuken uygun olacaktır.

Peki mahkeme süreci nasıl başladı?

Trafikte aracıyla seyretmekte olan sürücü kendisinin fotoğraflarının çekildiğini farketmesinin ardından mahkemeye başvurmuş. Nitekim Dresden Asliye Mahkemesi de bu kaydedilen videoların özel hayata doğrudan müdahale oluşturduğuna hükmetmiş. Mahkeme gerekçesinde, özel hayata müdahale içeren bu denli ciddi bir uygulamanın bakanlıkça yayımlanan bir kararname ile yürütülemeyeceğine yer vermiş. Bu sebeple hatta iki farklı cezaya da hükmetmiş.

Peki en önemli kısıma gelelim; bu karar sürücüler için ne anlama geliyor?

Öncelikle bu karar, Multanova radar cihazları gibi kişisel bilgileri üçüncü kişilerle paylaşan tüm elektronik gereçleri ilgilendiriyor. Tabi ki bu kararın kilit noktası kişilik haklarını en çok ihlal eden kamera kayıtları. Bu kayıtların, kaydedilen kişinin rızası olmadan elde edilmesinden dolayı mahkemede delil olarak kullanılması artık söz konusu değil. Bu da demek oluyor ki, devam eden mahkemelerde trafik kameralarınca çekilen görüntüleriniz delil olarak kullanılamayacaktır. Bu da şu anlama gelmektedir; hız limitini aşmanız ya da başkaca bir trafik kuralını ihlal etmeniz durumunda karşı taraf bunu kamera kayıtları olmadan ispat edemeyeceği için bu cezaları ödemeniz gerekmeyecektir. Buna ilişkin kişilerin mahkeme nezdinde itiraz hakkının doğduğunu söylemek de isabetli olacaktır. Dolayısıyla, hukuken kendine tanınmış bu haktan yararlanmak isteyen vatandaşlarımızın bir avukattan hukuki yardım almasının en doğru karar olduğu kanaatindeyiz.
Eğer kamera, fotoğraf gibi cihazlarla kayıt altına alınan trafik cezalarından ötürü bir mahkeme süreciniz var ise, bu konuda da sizinle yıllardır edindiğimiz bilgi ve tecrübelerimizi paylaşmaktan onur duyarız. Kanzlei Korumtaş olarak bu hukuki sorununuzda da yanınızdayız.

Exit mobile version