Site icon DieHaber.Com

MEMLEKET NERESİ!

Hüseyin Ocar

Almanya tarihini yakından bilenlerimiz, ki üҫüncü kuşak ҫocuklarımız eĝitimlerinde bu konuda epeyce bilgi alırlar. Hitlerin iktidara geliş sürecini, vaatlerini ve tüm koşulları kendisi iҫin kullanarak hedefine nasıl ulaştɪĝını bilirler.

Savaşların sonuҫu hep  yıkım olmuştur. Almanya’nın da yerle bir olduĝu gibi. Yıkılan şehirler, hayatını kaybeden yüzbinlerce insan, ordunun yeniden kurulması ve genҫ erkeklerin askere alınması, ekonomik kalkınma iҫin “emek göҫünü” zorunlu kılmıştı. Almanya’nın tekrar inşasında, dönemin “Misafir İşҫilerinin” ҫok önemli bir rolü olduĝu, bugün herkesin kabul ettiĝi bir gerҫektir.

1984 yılından sonra kalıcılıĝa dönüşen süreҫte ҫok şey deĝişti Almanya’da.

Geriye dönüşü teşvik iҫin düzenlenen yasa ile ҫok fazla göҫmenin Türkiye’ye döneceĝi düşünülmüştü. Öyle olmadı elbette.

“Misafir İşҫiler“ artık uzun dönem planlarını Almanya iҫin yapmaya başlamışlardı. Yatɪrɪmlar Almanya’da yapılmaya başlanmış ve ҫocukların eĝitimine daha fazla önem verilmeye başlanmıştır artık.

Oldukca katı bir yabancılar yasası ve vatandaşlık yasasına sahip olan Almanya’da da, özellikle 1990 sonrasɪ göҫmenlere yönelik politikalarda ve bunun yansıması olarak yasalarda reformlar yapıldıĝını görmekteyiz.

Göҫmen ülkesi olunduĝu gerҫeĝi kendisini toplumun tüm kesimine  dayatmıştır artık.

1961 de Türkiye ile yapɪlan emek göҫü sözleşmesi üzerinden 60 yıl geҫmiş.

Misafir işҫiler art ık emekli, ikinci kuşak orta yaşlarda ki göҫmenler ve onların ҫocukları üҫüncü kuşak bir bütün olarak burada doĝan, ana okuluna giden, eĝitimlerini alan, okuyan insanlar olmuşlardır.

İşverenler, eĝitimciler, akademisyenler, deĝişik meslek sahibi genҫler, politikacılar….

Örnekleri ҫoĝaltmak mümkün elbette.

Sorunlar elbette var. Irkҫılık, ayrımcılık ve işsizlik.

Sorunların ҫözümleri de iҫinde yaşadıĝımız toplumun demokratik dinamikleri ile birlikte hareket etmekten geҫiyor.

Artık bu toplumun ayrılmaz parҫası olduk ve bu güzel bir şey.

Exit mobile version