Site icon DieHaber.Com

Lucescu gerçekleri

Romanya maçının ardından şöyle bir spor programlarını dolaştım.

Yine aynı senaryolar

Yaklaşık 40-45 dakika konu aynı… Lucescu şöyle yaptı, böyle yaptı. Bu neden oynadı, o neden oynamadı?
İstifa etsin derhal falan filan…
Değerli okurlar biz Rusya’ya gitmiyoruz! O tartışmalar geride kaldı. Geride bırakmalıyız da artık… Yeni hedef; milli takımlar ve Türk futbolunun rekabet edecek hale getirmek olmalı.
Geçenlerde Göksel Gümüşdağ’ın bir röportajını seyrettim. Orada 5 yıllık bir kalkınma programından bahsetti. Bu bahsettiği bu program her neyse Terimden bu yana 1,5- 2 yılı çöpe gitti. Ortada görünen bir şey de yok! Peki, kalan 3-3,5 yıldaki program nasıl bilen var mı? Takılmışız bir yabancı kuralına; in aşağı çık yukarı!
Bu kural bir sorun ama çözümün ne? Sorunların birisi bilmediğimizi bilmemek, daha doğrusu bilgisizliği giderememek! Çalışmıyoruz, çalışmayı araştırmayı sevmiyoruz. Çok şeyi de anlamadığımız için her şeyi yanlış anlıyoruz. Toplum olarak günlük yaşamımızda da eleştirmeyi seviyoruz. Çünkü bu kolay ve bunu yapmak işimize geliyor.

Çok biliyorsan sen gelseydin

Lucescu neden Enes’i oynatmadı diye yorumcular eleştiriyor hesap soruyorlar. Böyle yapmalıydın, şöyle yapmamalıydın… Bana böyle bir soru sorsalardı cevabım net olurdu: “Sana ne, sana mı soracağım, çok biliyorsan sen gelseydin” olurdu! Ama sen milyonları alıyorsun demekle bir yere varamayız.
Bu tarz sorular ligde oynamış futbolculardan geliyor. Söylenecek bir şey yok ne diyeyim. Adamı getiriyorsun ‘kurtar bizi’ diye sonra bu oynasın o oynamasın, böyle yap öyle yapma diyorsun. Lucescu’yu savunmuyorum, grup maçlarında ben de eleştirdim ama o maçlar artık geride kaldı.
Yeni hedefler var… Ben sadece çoğunluğun baktığı yerden bakmıyorum. Çünkü problem Lucescu değil bunu anlatmaya çalışıyorum. Hadi hocayı gönderdik gelene de aynı muamele yapılmayacak mı? Futbolcuyu hocayı eleştirmekle bir yere varamayız! Eleştirmek ayrı ama hiçselleştirmek yok saymak ayrı. Sorunun temeli bu değil ki çözümü burada bireylerde arıyorsun. Toparlıyorum; sorun bilgi birikim yok, araştırmayı, çalışmayı, emek sarf etmeyi sevmiyoruz.

Zaman gerekli

Çünkü bu zaman ister, fedakârlık ister, özveri ister, disiplin ister. Başarıyı yakalayabilmek için liglerdeki (buna amatör ligler dâhil) disiplini, verimliliği, kaliteyi, hızı ve başarıyı sağlayacak yöntemleri esas alan modern yönetimler çağında kurumların hayatta kalması, değişen iç ve dış çevre şartlarına uyumlu olması ve rakipleriyle rekabet edecek çağdaş yönetim tekniklerini kullanması ile mümkün olacaktır. Bunları yaparsanız uzun vadede kendi futbolcunu yetiştirirsin.
Kültürel ve sportif anlamda altyapısı sağlam kaliteli bireyler olurlar. Bu da milli takıma yansır. Sorgulayalım, tartışalım, araştıralım, dinleyelim anlamaya çalışalım… Bunlar bize zor geliyor ama yol budur. Almaya, Fransa, İngiltere, Hollanda, Belçika, böyle yapıyor emin olun! Kolay olan eleştirmek, yanlış anlamak, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak, yok saymak, hiçselleştirmektir… Bu düşünce tarzından vazgeçilmeli ve artık gerçekten adım atılmalı.

Exit mobile version