Dünya yayıncılık endüstrisinin en büyük kitap pazarı olarak nitelendirilen Frankfurt Kitap Fuarı, Almanya’nın Frankfurt şehrinde kapılarını açtı.
Bu yıl 70’incisi düzenlenen ve 5 gün boyunca 4 binden fazla etkinliğin yapılacağı fuarda, 137 ülkeden 286 binden fazla kitapsever, yayıncılık uzmanı ve medya endüstrisinin önde gelen firmaları katılıyor.
Fuarda, 102 ülkeden gelen yaklaşık 7 bin 300 yayıncı kuruluş stant açarken, İstanbul Ticaret Odası (İTO) da fuarda 12. kez yer alıyor.
İTO, 143 milyar dolarlık dünya kitap pazarının büyük firmalarının yer aldığı fuarda İstanbul ve Türkiye yayıncılık sektörünü tanıtmasının yanı sıra 10 yayınevinin de kitaplarını sergiliyor.
İTO Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, ticaret ve kültürü, kalkınmanın iki temel direği olarak gördüklerini söyledi.
Türk kültürünü 12 yıldır Avrupa’da temsil ettiklerini ifade eden Kuralay, “Frankfurt Kitap Fuarı, yayıncılık endüstrisinin en büyük kitap fuar etkinliği olarak nitelendirilir. Fikri haklar alınıp satılır, pazardaki yeni rekabet alanları tartışılır, çözümler burada bulunur. İTO olarak Türk yayıncıların bu büyük kitap pazarında yerini almaları için büyük uğraş veriyoruz.” dedi.
Kuralay, Türkiye’de 6 bin kitabevi ve 150 dağıtım şirketinin kitapla okuru bir araya getirdiğini belirterek, kitap okuma oranını artırmanın gayretinde olduklarını dile getirdi.
“Ticaretin olmazsa olmazı kültürdür”
Frankfurt Kitap Fuarı’nın dünya yayıncılık piyasası için vazgeçilmez olduğunu belirten Kuralay, şöyle devam etti:
“İş dünyasına yön veren bir meslek örgütü olarak, ticaretin olmazsa olmazı olarak kültürü görüyoruz. Bu yüzden 1882’de kurulduktan sonra ilk işlerimizden biri kitap yayımlamak olmuştur. Kültürün katma değerini ölçmek mümkün değil. Biliyoruz ki kültür ülkenin geleceğine yatırımdır. Bu inancımız sebebiyledir ki İstanbul Ticaret Odası olarak 12 yıldır dünyanın en büyük kitap fuarı Frankfurt Kitap Fuarı’nda sektörümüzle birlikteyiz.”
Kuralay, Türkiye’nin diğer ülkelere içerik satma konusunda daha aktif hale geldiğine işaret ederek, “Türk yayıncılık ekosistemi 2,5 milyar doları bulan pazar hacmiyle hızla büyüyor. Türk yayıncıları olarak 2022 yılında 356 milyar dolara ulaşması beklenen global kitap pazarından daha fazla pay almak istiyoruz.” diye konuştu.
Kağıt üretimi için endüstriyel orman tarımı önerisi
İTO Başkan Yardımcısı Kuralay, kağıdın ham maddesi olan selülozda yüksek talep sebebiyle dolar bazında yüzde 30’ları aşan bir fiyat artışı yaşandığına değinerek, Frankfurt Kitap Fuarı’nı yayıncılık sektörünün sorunlarına uluslararası arenada çözüm bulma açısından da önemsediklerini vurguladı.
Türkiye’de satılan kitapların yüzde 30’unu yabancı dillerden çevrilen kitapların oluşturduğunu belirten Kuralay, şunları kaydetti:
“Döviz kurundaki yükselişin, yayın çeşitliliği anlamında da bir risk oluşturmaması için uluslararası yayıncılarla görüşüyoruz. Bu fuarda da görüşmelerimiz sürüyor. Türkiye’deki yayıncıların, yabancı yayıncılara ödedikleri avans ve telifleri, kitap basıldıktan sonra ödenmesi için görüşmeler yapıyoruz. Bunun yayıncılarımızı rahatlatacak bir uygulama olacağını düşünüyoruz. Çünkü kağıtla ilişkimizi ticari ve ekonomik anlamda sürdürmemiz gerekli. Bu konuda sadece küresel yayıncılardan değil, yayıncılık sektörü ile iş yapan tüm sektörlerden beklentiler var. Yayım dünyası editörler, yazarlar, çevirmenler, grafikerlerden oluşan büyük, büyük olduğu kadar da kırılgan ve duygusal bir sektör. Sıkıntılı süreçte bu sektörün yanında olmalıyız ki yarın için yatırım yapmış olalım.”
Kuralay, birçok sektördeki iyileştirici tedbirlerden yayıncılık sektörünün de yararlanması gerektiğine işaret ederek, “Yaşadığımız gelişmelere tek başına kağıt sorunu olarak da bakmamak gerekiyor. Kağıt üretiminde kullanılan selüloz ve basıldığı makineler ithal. Kağıdın fiyatını değiştiremiyorsak, finansmanını uygun hale getirmeliyiz. Kağıt ve kağıt hamuru üretimi için devlet öncü olabilir. Ayrıca üretim kapasitemizi artırmak için ağaç, endüstriyel orman tarımı da çok önemli. Hazine arazileri endüstriyel ormanların geliştirilmesi için değerlendirilebilir.” ifadelerini kullandı.
“Yayıncılık sektörüne yeni gelir fırsatları da rafta”
Yayıncılıkta içeriğin yeni altın çağının başladığı değerlendirmesini yapan İsrafil Kuralay, “Yayıncılık sektörüne yeni gelir fırsatları da rafta. Öyle görünüyor ki yakın gelecekte yayıncılar içeriği hazırlayacak, dağıtımını ise Google, Facebook, Apple, Amazon gibi şirketlere bırakacak. Bu şirketler yayıncılara bir abonelik ücreti ödeyecek. Yayıncılar daha çok içerik üretmeye odaklanabilecek. Bu model video içeriğinde yapılıyor. Bu şirketler canlı spor yayınları için çok büyük ödemeler yapıyor.” şeklinde konuştu.
Dijital çağın iyi yazılmış içerik için yepyeni vaatler sunduğunu belirten Kuralay, sözlerini şöyle tamamladı:
“Global online reklam geliri 2017’de 204 milyar dolar oldu. Bu gelirin yüzde 62’si Google ve Facebook’a gitti. New York Times’ın yıllık 1,7 milyar dolarlık abone gelirinin yüzde 60’ını online abonelikler oluşturuyor. Bu rakamlar dijital tarafın gelişimini net şekilde gösteriyor. Yayıncılar Frankfurt’ta mobil cihazlarla, yapay zeka ile rekabet ediyor. Yazılı içerik hep bizimle olacak, mobil içerik ve yeni dijital platformlar ise sürekli yükseliyor. Dijital çağ, iyi yazılmış içerik için yepyeni vaatler sunuyor.”